20.01.2015

Ben Deli Değilim Siz Anormalsiniz

Sıkıntıdan sıkıntıya koşup duran narsist benliğe mola verdirmeli ara sıra. Yürümeli dakikalar boyu mesela ya da gidip bir mekana yalnızlığına inat vakit geçirmeli. Toplum bize nasıl da dayatmış yalnız başına bir şey yapamayacağımızı. On beş dakikadan uzun süredir Siham'da oturuyorum tek başıma. Garsondan menü isteyip sipariş verdim. Yanımdan geçenler garip garip bakıyor, sanki suç işlemişim gibi. Yalnız başına bir insan vakit geçiremezmiş gibi. Oysa insanın ne çok ihtiyacı var yalnız başına bir şeyler yapmaya alışmaya. Ne çok şey kazandırır yalnızken yapılan şeyler insana. Narsist benliği ve nefsi köreltmenin en etkili yollarından biri olsa gerek.
Mekanın kuytu bir köşesinde oturup insanları gözlemlemek çok keyifli. Ki mekan zaten çok güzel. Duvarlardaki minyatürler insanda hoş bir etki bırakıyor. "Kitap-kültür-kahve" bu mekanın en önemli özelliği; lakin kitaplığı henüz yeterli değil. İstediğim kitabı bulamamak beni üzdü.
Siparişim gelene kadar saçmalayabilirim sanırım. Neyse saçmalamaktan da sıkıldım. Ruhumu mekanda çalan müziklerle huzurlandırayım en iyisi bir süre. (15.51 20.01.2015)

12.01.2015

Âh İstanbul! Âh İncesaz!

Susuyorum,
Derinlere batıyorum çığlık çığlığa.
Huzuru arıyorum
Bir İncesaz nağmesinde.
İstanbul geliyor gözlerimin önüne
Biraz sisli bir sabah,
Haliç'e bakıyorum Pierre Loti'den.
Güzel bir düş kuruyorum
İçinde İstanbul ve tabii ki sen.
Vapurların düdükleri, martıların çığlıkları
Ve uzaklardan gelen ezan sesi...
Huzur veriyor hayali dahi.

Âh İstanbul! Âh İncesaz!

Yoruluyorum.
Bunalıyorum.
Boğuluyorum.
Ama bir tek ölmüyorum.
Dersaadet'e kavuşmanın hayaliyle
Rüyalara dalıyorum.

İncesaz Gümüş
   İncesaz Ebruli