25.12.2015

Tefekkür

Bugünkü tefekkür sebebim bir gül fidanı oldu. Üzerinde bütün güzelliğiyle harika güller açılı iken herkesin dönüp dönüp hayranlıkla baktığı bir gül fidanı. Şimdi mevsimi gelip güzel gülleri açılana kadar dinlenmekte ve kışın, karın soğuğunu; rüzgârın dallarını savuruşunu yaşıyor. Yaprakları henüz dökülmedi ama artık eskisi kadar görkemli yeşil de değil.

Bu sabah işte bu gül fidanı çok düşündürdü beni. Nisan ayı itibariyle üzerindeki güllerin fotoğrafını çekmek için nerdeyse her gün yanına gidip selamlaştığım halde yaklaşık bir buçuk aydır onu görmezden gelerek geçip gidiyordum yanından. Ne nankörlük! O dallar kışı, karın soğuğunu, rüzgârın ayazını çekmese ilkbahar geldiğinde öyle güzel güller açabilir mi?

Hayatta her şey her an pek kıymetli aslında! Bize bir an için güzel görünen şeyler aslında hep çok güzel; çünkü o güzelliği hep taşıyor damarlarında. Bazen hayatın verdiği yorgunlukla ya da doğası sebebiyle güzelliğinden bir parçasını kaybetse dahi güzel olmanın mayasını hep özünde taşımıyor mu? Neden bu nankörlüğümüz, kıymet bilmemezliğimiz?

Gül fidanının mayıs ayında ve bugün çektiğim fotoğraflarını da ekleyerek satırlarıma son veriyorum.

"Şimdi Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlayabilirsiniz?"

Rahmân Sûresi

25.12.2015





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder